İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) Koordinatörü İdris Kardaş, Bursa'da düzenlenen "Dezenformasyonla Mücadele Eğitici Eğitimi"nde önemli açıklamalarda bulundu. Kardaş, özellikle seçim dönemleri ve doğal afetler gibi kritik zamanlarda dezenformasyonun arttığını, ancak yapılan çalışmalar sonucu son 3 yılda bu sayıda azalma görüldüğünü belirtti. Ancak, yapay zeka ve sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla yeni bir tehdit ortaya çıktığını vurguladı. Dezenformasyonun yayılmasının önüne geçmek için yapılan çalışmaların önemine değinen Kardaş, dijital okuryazarlığın geliştirilmesinin şart olduğunu dile getirdi. Toplumun her kesiminin dezenformasyon konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Kardaş, bu konuda eğitimlerin yaygınlaştırılması için çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Kardaş ayrıca, sosyal medyanın tamamen reddedilemeyeceğini ancak doğru kullanımıyla dezenformasyonun önüne geçilebileceğini belirtti. Halkın sosyal medyayı bilinçli kullanması ve gerçek dışı içerikleri tespit edebilmesinin önemini vurguladı.

Yapay Zeka Destekli Dezenformasyonun Artan Tehditi

Yapay zekanın gelişmesiyle birlikte, deepfake videolar gibi gerçekçi sahte içeriklerin üretimi kolaylaştı. Kardaş, yapay zeka destekli dezenformasyonun hızla yayılabileceği ve geniş kitleleri etkileyebileceği uyarısında bulundu. Bu durumun toplumsal bir kriz yaratabileceğini belirterek, halkın bu tehdide karşı bilinçli ve dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Sosyal medya platformlarının bu konuda sorumluluk alması ve sahte içeriklerin yayılmasını engellemek için önlemler alması gerektiğini de sözlerine ekledi. Toplumun bu tehdide karşı savunma mekanizmaları geliştirmesi ve dijital okuryazarlığını artırması gerektiğini yineledi. Eğitimlerle halkın bilinçlendirilmesi ve dezenformasyonla mücadele edilmesi gerektiğini vurgularken bu mücadele için topyekün bir çabanın şart olduğunu ifade etti.

Dijital Okuryazarlık ve Dezenformasyonla Mücadele

Kardaş, dijital okuryazarlığın önemini vurgulayarak, sosyal medya ve dijital medya kullanımında yeni bir bilinçlenme ve farkındalık oluşmasının şart olduğunu belirtti. Sosyal medyanın doğru kullanımının ve üretilen dezenformasyonun tespiti, yayılımının engellenmesi ve buna karşı refleks geliştirilmesi için eğitimlerin yaygınlaştırıldığını açıkladı. Bu eğitimlerle, sosyal medyanın daha güvenli bir alan olarak kullanılması hedefleniyor. Dijital okuryazarlık eğitimlerinin hedef kitlesinin genişletilmesi için sürekli çalışma yürütüldüğünü sözlerine ekledi. Eğitim programlarının kapsamının genişletilmesi ve sosyal medyanın güvenli kullanımı için yeni stratejiler geliştirilmesi üzerinde durulduğunu belirtti. Daha güvenli bir dijital ortamın oluşturulması için sürekli çalışmalara devam edileceğini ifade etti.

Dezenformasyonla Toplu Mücadele Çağrısı

Kardaş, dezenformasyonla mücadelede toplumun tüm kesimlerinin bir araya gelmesi gerektiğini söyledi. Sosyal medyayı doğru kullanmanın önemini bir kez daha vurgulayan Kardaş, bu platformların doğru şekilde kullanılmasıyla dezenformasyonun önlenebileceğine inandığını belirtti. Bu konuda herkesin sorumluluk alması gerektiğini belirten Kardaş, dezenformasyonla mücadele etmek için topyekün bir çabanın şart olduğunu vurguladı. Hükümetin, sivil toplum kuruluşlarının ve bireylerin ortak bir çalışma içerisinde olması gerektiğini, çalışmaların süreklilik arz etmesi gerektiğini ve dezenformasyon ile mücadele için sürekli güncellenen bir strateji izlenmesi gerektiğini ekledi.